War Sovereign Soaring The Heavens - Bölüm 4415

4415 Duan Ling Tian’ın Planı

Duan Ling Tian, ​​Wang Luo Yu’ya iç geçirerek, “Öldüğünde acı çekmedi” dedi. “Ölmeden önce endişelendiği tek kişi sendin. Onun dileği senin özgür olmandı ve o yüce güçten kaçıp kaçamayacağımdan emin olmadığı halde o dönemde bu işi bana emanet etti. Kaçtıktan sonra seni aradım ve Mavi Şafak Şehri’ne geldim. Şu anki durumunu öğrendikten sonra Wang klanına katılmaya ve seni Mavi Şafak Şehrinden uzaklaştırmaya karar verdim. Bundan sonra, Wang klanının seni bulamayacağı bir yere yerleşebileceğin bir yer arayacağım.”

Wang Luo Yu hafifçe başını salladı. Kardeşinin gittiğini hatırladığında yanaklarından gözyaşları yeniden süzüldü.

Duan Ling Tian şöyle devam etti: “Umarım kardeşinizin isteğini yerine getirmek için benimle işbirliği yaparsınız… Wang klanından ayrılmamızı ayarlayacağım.”

Duan Ling Tian’ın Wang Luo Yu’ya acıyacak vakti yoktu. Sonuçta Wang klanından ayrılmaları için bir plan düşünmeye çalışıyordu. Wang klanının Yüce Yaşlısı, gelecekte yüce bir güç merkezi olma konusundaki büyük potansiyelini ortaya koyan yüksek doğuştan gelen yeteneği ve kavrama becerileri nedeniyle ona büyük saygı duyuyordu. Bu nedenle yüce yaşlı, Duan Ling Tian’a karşı çok nazik davrandı ve görücü usulü bir evlilik yoluyla Duan Ling Tian ile ittifak kurmayı umuyordu. Ancak yüce büyüğün buraya sadece Wang Luo Yu’yu getirmek için geldiğini öğrendiğinde tutumunun değişeceğini biliyordu. Sonuçta o henüz bir yüce değildi

!!

“İçiniz rahat olsun, Kardeş Duan,” Wang Luo Yu ciddiyetle dedi, “Kardeşimi hayal kırıklığına uğratmayacağım. Talimatlarını dinleyeceğim.”

Duan Ling Tian gülümseyerek “Bu iyi” dedi. Wang Luo Yu onunla işbirliği yapsaydı işler daha kolay olurdu. Bir süre sonra ona şunu hatırlattı: “Bundan kimseye bahsetme. Adımın Li Feng olmadığını tek bir kişi bilemez.”

“Endişelenme Duan Kardeş. Anlıyorum,” dedi Wang Luo Yun aceleyle başını sallayarak. Duan Ling Tian’a tamamen güvendi. Sonuçta kardeşinin son arzusunu kolaylıkla görmezden gelebilirdi. Kimse onu sorumlu tutamazdı ve kardeşine söz verdiğinde de hiçbir tanık yoktu. Ancak kardeşinin son dileğini yerine getirmeyi seçti. Bu onun güvenilir bir adam olduğunu kanıtlamak için yeterliydi.

Duan Ling Tian başını salladı ve şöyle dedi, “Diğerlerinin önünde birbirimize karşı hislerimiz varmış gibi davranacağız ve ben de klandan evlenme teklifini isteyeceğim. Bundan sonra iki seçeneğimiz var. Birincisi, Blue Dawn City’yi evlilik gerçekleşmeden terk edebiliriz. İkincisi, gösteriye devam edeceğiz ve sen benim sahte kimliğim olan Li Feng ile evleneceksin. İlk seçeneğin çok fazla riski yok ama Wang klanıyla olan tüm bağlarınızı koparacak. Balayına çıkma bahanesiyle klandan ayrılabileceğimiz için ikinci seçeneğin hiçbir riski yok. Wang klanı hiçbir şeyden şüphelenmeyecek.” Bir süre sonra ekledi, “Hangi seçeneği seçerseniz seçin sizinle işbirliği yapacağım.”

Sonunda Duan Ling Tian, ​​kararı Wang Luo Yu’ya bıraktı.

Birkaç dakika sonra Wang Luo Yu, “Kardeş Duan, haydi bir gösteri yapalım ve Wang klanını doğal bir şekilde bırakalım. Klanda benimle ilgilenenlerin endişelenmesini istemiyorum…”

Duan Ling Tian gülümseyerek “Pekala, o zaman ikinci seçeneğe geçeceğiz” dedi. “Seni şimdi göndereceğim. Sen de kardeşin kadar akıllısın, bu yüzden daha sonra ne yapacağını bildiğine inanıyorum…”

Duan Ling Tian ayağa kalktı ve Wang Luo Yu’yu avlusundan dışarı gönderdi. Daha önce, kimsenin konuşmalarına kulak misafiri olmaması için gürültü önleyici bir Formasyon oluşturmuştu. Mevcut gücüyle, Klan Lideri ve Wang klanının iki Yüce Kıdemlisinin bile onun Formasyonunu geçip onları gizlice dinlemesi imkansız olurdu.

…

Wang klanının Klan Lideri Wang Kui, avludan çıkarken Duan Ling Tian ve Wang Luo Yu’nun iyi anlaştığını görünce gülümsedi.

Wang Ming’e gelince, Wang Luo Yu’nun başını eğdiğindeki utangaç ifadesini görünce rahatlamış hissetti. Duan Ling Tian’dan hoşlandığı onun için açıktı.

Duan Ling Tian, ​​Wang Luo Yu’ya baktı ve şefkatle şöyle dedi: “Neden önce Yaşlı Wang Ming’i takip etmiyorsun… Klan Lideri Wang ile konuşmam gereken bir şey var.”

Wang Luo Yu hafifçe başını salladı ve cevapladı, “Pekala, Kardeş Li.”

Bundan sonra Wang Luo Yu, yüzünde utangaç bir ifadeyle Wang Ming’e doğru yürüdü.

Wang Luo Yu, Wang Ming ile gittikten sonra Duan Ling Tian, ​​Wang Kui’ye baktı ve ciddi bir şekilde şöyle dedi: “Klan Lideri Wang, ondan evlenme teklif etmek istiyorum. Mümkünse bir ay sonra onunla evlenmek isterim. Lütfen davetiyeleri Wang klanıyla bağlantısı olan herkese gönderin. Düğünün olabildiğince görkemli olmasını istiyorum. Bu arada klanın geçici büyüğü olmak istiyorum…”

Wang Kui, Duan Ling Tian’ın Wang Luo Yu ile evlenmeye bu kadar istekli olmasına biraz şaşırdı. Ancak Wang Luo Yu’nun daha önceki utangaç ifadesini hatırladığında ikilinin birbirlerinden hoşlanmış olması gerektiğini düşündü. Gülümsemesi genişlerken şöyle dedi: “Genç Efendi Li, bana güvenebilirsin! Wang klanı bir ay içinde sen ve Luo Yu için büyük bir düğün planlayacak! Tebrikler!”

Wang Kui, neredeyse eşsiz, üst düzeyde gelişmiş bir Yüce Tanrı ile kıyaslanabilen Duan Ling Tian’ın yakında Wang klanının bir parçası olacağından doğal olarak çok memnundu. Duan Ling Tian’ın yeteneğine sahip olan ve 10.000 yaşında bile olmayan birinin İlahi Kum Alemi tarihinde benzeri görülmemiş bir şeydi sonuçta.

‘Bu düğün nedeniyle klanımız yakında ilgi odağı olacak! Atamızın dostu olan tüm yüce güçlerini de davet etmeliyim… Düğüne sadece biri katılsa bile bu bizim için bir onurdur. Klanımızın geçici büyüğümüz gibi canavarca bir dahiyle eski ihtişamına dönmesi uzun sürmeyecek…’ Wang Kui kendi kendine heyecanla düşündü.

…

Wang Luo Yu avlusuna döndüğünde Ye Qiang Wei’yi görünce genişçe gülümsedi. O, “Rahibe Qiang Wei, biraz daha kalmalısın. Bir ay içinde Kardeş Li Feng’le evleneceğim. Sanırım Ye Amca da düğünümüze katılacak. Neden düğünümüzden sonra Ye Amca’yla birlikte dönmüyorsun?”

Ye Qiang Wei bu sözleri duyduktan sonra şaşkınlıkla Wang Luo Yu’ya baktı. “Rahibe Luo Yu, ne… ne oldu?” diye sordu.

Ye Qiang Wei, Wang Luo Yu’nun tutumunda bu kadar büyük bir değişikliğe neyin yol açtığını anlayamadı.