My Three Wives Are Beautiful Vampires - Bölüm 626

Bölüm 626:İki Soy,İki Lider,İki Soy… Ve Bir Anlaşma.2
Bölüm 626: İki Soy, İki Lider, İki Soy… Ve Bir Anlaşma. 2

10 dakika sonra Victor kaleye geri döndü.

“Yo, geri geldim.”

“Victor! Ne yaptın sen!? Bütün gökyüzü sanki gündüzmüş gibi aydınlandı! Ve Nightingale’de gündüz yok!” Morgana konuştu.

“Pek bir şey değil, sadece yeni bir teknik deniyorum.” Victor, sadece orada bulunan kadınların anlayabileceği, ‘Sana sonra anlatırım’ diyen bir bakışla karşılık verdi.

“Ne tür bir Teknik tüm Nightingale’i aydınlatabilir?” Alexios sordu.

“İşler ters giderse Vlad üzerinde kullanacağım bir beceri.” Victor önemli bir şey yokmuş gibi yalan söyledi, ancak bu sözlerde Vlad üzerinde kullanacağı gerçeği gibi bazı gerçekler vardı, bu yüzden ekledi:

“Saldırıyı bırakmak zorundaydım çünkü bir kez başladığında gerçekten durduramıyorum ve işler ters giderse bunu atmaya hazırdım.”

Vlad gerçekten de bunu yapmak istemiyordu ama pencereden dışarı, özellikle de gökyüzündeki ‘güneşe’ bakarken yutkunmaktan kendini alamadı.

“Bu güç sadece Vampir Güçleri tarafından üretilemez… Bu Enerji sadece saf güçte bir Tanrı seviyesinde. Dünya Ağacı sana gerçekten bu kadar yardımcı oluyor mu? Vlad yine buruk hissediyordu. Bu güçle geleceğe dair tüm planları çok daha kolay olacaktı…
Ve tüm bunlar kendini zar zor kontrol edebilen genç bir yetişkinin ellerindeydi. Vlad ilk kez dünyanın adaletsiz olduğunu hissetti.

“Nightingale daha ne kadar yanacak?” Agnes gökyüzüne bakarken huşu içinde sordu.

‘Kan bağım bu kadar güçlenebilir… Ateşimi de rafine etmeye çalışmalı mıyım? Kendi kendine düşündü. Agnes hayatı boyunca ateşini daha sıcak hale getirmeyi hiç düşünmemişti.

[Roxanne?]

[Hmm, iki saat falan mı? Şimdi, beni bölme. Vücudunu tamir ediyorum!]

“İki saat.”

“… Lanet olsun.” Agnes mırıldanmadan edemiyor.

“Bu durumu korumak için ne kadar Enerjisi var?” Alexios sordu.

“Yeterince.” Victor bu sorunun cevabını bilmiyordu, bu yüzden bariz olanı söyledi.

İçten içe Roxanne ile konuşuyordu.

[… Bedenim iyileşmedi mi?]

[Bedenin, evet, Ruhun değil, Vic! Bay ‘Gurur’ sayesinde Ruhun hasar gördü!]

[Ugh, ben zaten özür diledim!]

[Özür dilemek yeterli değil çünkü gelecekte yine böyle bir şey olursa ona yine ‘yardım’ edeceğini biliyorum, değil mi!]

[….] Alter Victor ıslık çalarken yüzünü başka tarafa çevirdi.

[… Bu salak! Yapma bunu! Benim Enerjim Kocam için yeterli! Önce vücudunun büyük Enerji yüklerine uyum sağlamasına izin verin. Yakın zamanda yeniden doğduğu için, vücudu sürekli %100 durumunda. Gelecekte kendine zarar vermeden daha fazla Enerji kullanabilmesi için önce bu Enerjiye adapte olması gerekiyor!]

[Hmm, vücudum adapte olmadı mı?]

[Uyum sağladı, Vic. Ama sadece benim gücümü kullanırken kırılmadığın seviyede; eğer enerji üretimini arttırırsam, vücudun bunu kaldıramaz. Şu anda vücudundaki Enerji miktarı sadece sana verdiğim ‘pasif’ Enerji]

Victor, Roxanne’in söylediklerini duyunca soğuk terler döktü. Artık gerçekten de yürüyen bir nükleer bombaya dönüşmüştü.

[… Ha? O zaman neden ona yardım ettin?] diye sordu Alter.

[Çünkü o istedi! Ve o sırada benim Olumsuzluğumu ortaya çıkarmak için Güç kullanıyordu! Bu güç çok fazla Enerji kullanıyor, bu yüzden kapasiteyi artırsaydım sorun olmazdı çünkü o Enerjiyi hemen kullanacaktı! Ama sen araya girip ona Progenitör’ün özünü verdiğin için, ona verdiğim tüm Enerji bir destek aldı ve süperşarj oldu!]

[Oh…] Bunun gerçekten kendi hatası olduğunu fark eden Alter Victor yüzünü başka yöne çevirdi ve sustu.

“Her neyse, konuştunuz mu?”

Scathach, “Evet ve her şeyi kabul etti,” diye cevap verdi.

Victor başını salladı ve Vlad’a baktı:

“Casuslarını Kar Klanı’ndan çıkar ve iletişimi izlemeyi bırak.”

“Bunu zaten yaptım. Ama yakın gelecekte bu kişiler konusunda yardımını isteyeceğim ve Nightingale’i bir bütün olarak geliştirmeyi unutma.”

Victor başını salladı, “Gelecekte sana yardım edeceğim ve Nightingale’e gelince, Natashia ve Sasha’nın işleri daha iyi hale getirmek için bazı planları var.”

“Natashia mı?” Vlad, Natashia’ya sanki kadının ikinci bir kafası çıkmış gibi baktı.

“Ne? Benim Klanım sadece yemek yapan bir Klan değil. Kız kardeşimin Nightingale’e genel olarak yardımcı olacak birçok bağlantısı var ve Tanrıçaların yardımı her şeyi kolaylaştıracak.”

“…Nasıl isterseniz öyle yapın ama ne yapmayı planladığınıza dair tam bir rapor istiyorum.”

“Tamam.” Natashia başını salladı.

“Her şey bittiğine göre, Ophis’le konuşmaya gideceğim. İşim bittiğinde sen de onunla konuşmalısın Vlad.”

“Biliyorum,” diye yanıtladı Vlad.

“Onunla konuşman biter bitmez onu Kar Klanı’na gönder. Nero onun için iyi bir arkadaş ve kardeşleri de orada.”

“…” Vlad başını salladı ve şimdi fark etti ki… Bu sefer yalnızdı. Ona eşlik eden tek kişi Alexios ve Kişisel Muhafızlarıydı.

Bunu düşünmek istemiyordu ama tüm ‘ailesinin’ onun etrafında olmak istemediği açıktı.

Vlad Victor’a baktı, onun etrafında birkaç kişiyle yürüdüğünü gördü ve ‘bariz’ farkı görerek kendi etrafına baktı. İçten içe iç geçirmekten kendini alamadı.

‘Görünüşe göre birkaç şeyde başarısız oldum, ha…’

‘Sanırım daha sonra Ophis’i yürüyüşe çıkaracağım…’

…

İki saat sonra, beyaz güneş Enerji kaybı nedeniyle tamamen kayboldu.

Victor, Alexios’un yarattığı ve Kar Klanı’na açılan portaldan geçti ve her şeyin huzur içinde olduğunu görünce şaşırdı.

Etrafına baktı ve Violet, Sasha ve Afrodit’in insanlara emirler yağdırdığını gördü.

Bu manzara karşısında gururla gülümsedi. Bu gülümseme üçü içindi; Violet ve Sasha muhteşem bir şekilde büyüyorlardı ve Afrodit de yeterince müttefik edinmişti.

“Scathach, Agnes, Natashia, Jeanne ve Morgana.”

Bahsi geçen kadınlar Victor’a baktı.

“Şu anda en güçlü savaş potansiyeli biziz, bu yüzden antrenman yapmalıyız.”

“… Bu şu anlama geliyor.”

“Evet, dördünüz eğitimde bana ve Scathach’a katılacaksınız.”

Natashia ve Morgana’nın gözleri kocaman açıldı ve yüzlerinde tuhaf bir gülümseme belirdi.

Jeanne utanç içinde başını çevirdi, Agnes de öyle.

Scathach dört kadını kuru gözlerle süzdü.

“Aklınızı başınıza alın, dördünüz de!”

“… Eh? Bu olmayacak mı?” Morgana hayal kırıklığı içinde sordu.

“Muhtemelen evet. Ama aklınızı çukurdan çıkarın! Sıkı çalışacaksın!”

“Yaşasın!” Natashia ve Morgana, Scathach’ı görmezden gelerek birbirlerine Çak Beşlik yaptılar.

Jeanne ve Agnes’in yüzleri daha da kızardı.

Jeanne utanmıştı ama beklentileri de yüksekti.

Agnes utanmıştı ama biraz da endişeliydi.

“Agnes.”

Agnes yüzünü çevirdi ve Victor’un menekşe rengi gözlerine baktı.

“Kendini hiçbir şeye zorlama. Benim kanım da tıpkı Scathach gibi vücudunu iyileştirmene yardımcı olacak.”

“…” Agnes rahatlamış bir şekilde başını salladı.

“Bekle… Bu onun sırrı mı? Bir tavşan gibi sevişip senin kanını içtiği için mi daha da güçlendi!” Morgana konuştu.

Natashia gözleri parlayarak, “Demek istediğim, bu daha önce de onun kanını içtiğimizde olmuştu, ama şimdi bu özellik yeni bir destek almış gibi görünüyor,” diye cevap verdi.

“Bu haksızlık! Ben de biraz istiyorum!”

Jeanne Morgana’nın kafasına karate ile vurdu, “Azgın bir sürtük gibi davranmayı bırak.”

Morgana acı dolu bir yüz ifadesiyle başını tuttu: “Beni yargılayamazsın. Sen de aynısın! Bilmiyormuşum gibi davranma-.”

Jeanne hemen Morgana’nın ağzını kapattı ve saçma sapan konuşmasını engelledi.

“… Anne…” Lilith annesinin davranışını görünce iç çekti… Yine de göz ucuyla Victor’a bakarken neden böyle davrandığını çok iyi anlayabiliyordu.

“Gidip Elizabeth’le tanışsam iyi olacak. Kardeşlerini aramak için gruptan uzaklaşmaya başlarken düşündü. Gruptan uzaklaşırken, buraya gelmeden önce neler olduğunu düşünmeden edemedi.

‘Babamın Ophis’i kendisiyle vakit geçirmesi için davet edeceğini düşünmek… Aralarını düzeltmeye çalışıyor gibi görünüyor. Lilith bu konuda ne hissedeceğini bilemiyordu. Vlad tarafından çok şımartılmış olmasına rağmen, Ophis’in şu anda gördüğü muameleyi hiç görmemişti.

Bu durum onu karmaşık duygular içinde bırakmıştı.

“Konumuza dönelim. Agnes, Natashia ve Scathach vücutları üzerinde çalışacak ve kan bağlarını geliştirecekler,” dedi Victor.

“…” Üç Kontes başlarını salladı; onlar da bunu yapmayı planlıyorlardı.

“Ben de sizinle birlikte çalışacağım, böylece bana Güçlerim konusunda da yardımcı olabilirsiniz.”

“… Oh? Bizimle antrenman yapmak mı istiyorsun?” Agnes şaşkınlıkla sordu.

“Şu ana kadar bana miras kalan Güçler konusunda doğrudan yardım eden tek kadın Buz Gücü ile Scathach oldu.”

“Siz ikiniz bana Yıldırım ve Ateş Güçleri konusunda yardım edeceksiniz… Her ikinizin de deneyimleri çok değerli.”

“Hmm, bunun iyi bir fikir olduğunu kabul ediyorum. Ben de sizden bir şeyler öğrenmek istiyorum; Soylarımızı nasıl geliştirdiğiniz oldukça ilginç.”

“… Bu doğru. Acaba o Beyaz Ateş’i yapabilir miyim?” Agnes konuştu.

“Beyaz Ateş sadece ısıyı arttırmak için yapılan bir ‘arıtmadır’. Benim amacım normal Ateş ürettiğim gibi o Ateşi de üretmek.”

“Bu çılgınlık. Bunu yapabilmen için gereken kontrol seviyesi çok saçma.” Agnes inanamayarak konuştu.

“Ama imkânsız değil.” Victor devam etti.

“…” Agnes sessiz kaldı.

“Scathach küçük bir soğuk esintiyi bugünkü Güce dönüştürdü. Soyların her zaman gelişmeye açık yönleri vardır ve bu tamamen bizim hayal gücümüze bağlıdır.”

“Ve bizim Soylarımız Elemental Güçlerden oluştuğu için, onların evrimini hayal etmek daha da kolay. Ancak bu duruma ulaşmak çok daha zor.”

“… Bu şekilde ifade ettiğinizde…. mümkün görünüyor.” Agnes konuştu.

Natashia ve Morgana Victor’a oldukça tutkulu bir şekilde baktılar.

“Bu kadar kısa sürede bu kadar güçlü olmasının nedeni bu zihniyete sahip olması mı? İkisi de merak etti.

Natashia Scathach’a baktı ve kızıl saçlı sanki “Mükemmel işime bakın!” dercesine büyük bir memnuniyetle gülümsedi.

Victor’u en iyi anlayan ve onunla en çok gurur duyan kişi oydu.

“Jeanne ve Morgana’nın kendi başlarına eğitim almaları gerekecek. Açıkçası onlara nasıl yardım edebileceğimi bilmiyorum.”

“Merak etmeyin, ne yapacağımı çok iyi biliyorum ama yine de biraz alıştırma dövüşü istiyorum; bu savaşlar çok yardımcı oldu,” diye konuştu Jeanne.

“Ben de iyi bir dövüşü inkar etmeyeceğim!” Morgana konuştu.

“Hmm, hepimiz bunu yapacağız.” Victor başını salladı ve ekledi:

“Ruby, Violet ve Sasha’yı da eğitime dahil etmek istiyorum.”

“Bu iyi bir fikir,” diye konuştu Scathach.

Natashia, “Klanımın sorumluluğunu kız kardeşime bırakabilirim ve şimdilik bu konuda endişelenmeme gerek kalmaz; bu da Sasha’ya eğitim için zaman kazandırır,” diye konuştu.

“…Ne yazık ki bunu yapamayacağım. Kar Klanı’nın her şeyi denetleyecek birine ihtiyacı var.” Agnes konuştu.

“Kızlar, bana gelin.” Victor’un gölgesi büyüdü ve kısa süre sonra Roxanne hariç tüm hizmetçiler ortaya çıktı.

“Kaguya.”

“Mm.” Kaguya Victor’a yaklaştı.

“Biz antrenman yaparken Kaguya Kar Klanı’na göz kulak olacak.”

Agnes Kaguya’ya baktı, “… Bu-…”

“Mümkün. O benim Karım. Benim adımı taşıyor, o bir Alucard ve bunu herkes biliyor.”

“Kana değer veren Vampirler için Kaguya bir Progenitor Ailesine katılarak bir Kontes ya da Kraliyet Muhafızı ile aynı seviyeye gelmiş oluyor.”

“…Şimdi bunu söylediğine göre, doğru. Onun ‘adını’ taşıyor.” Beş kadın kuru gözlerle Kaguya’ya baktı.

Kaguya hepsinin bakışları karşısında herhangi bir tepki göstermedi. Karşısındaki kadınların kendisinden daha güçlü olduğunu biliyordu ama Kaguya tereddüt etmedi. Başını eğdiği tek kişi Victor’du; bu onun Hizmetçi ve Eş olarak gururuydu.

‘Hizmetçi Eş… Hehe. Kaguya içten içe bir gülümsemeyle düşündü.

Natashia ve Morgana dışındaki bakışlar aniden kayboldu.

“Hmm, Güzel.” Scathach başını salladı.

“Daha büyük bir omurga kazanmış.” Agnes tatmin edici bir şekilde başını salladı, “Bu Klanımla başa çıkmak için yeterli olacaktır.”

Jeanne, “Bakışlarımızdan ürkmedi; Victor’un kanı ona Güç’ten daha fazlasını verdi,” diye konuştu.

Victor Eve’e baktı, “Eve ikinci komutan olacak ve Kaguya’ya her konuda yardım edecek.”

“Evet, Efendim,” diye konuştu Eve.

“Oh, Nero’ya da bir Klan’ın nasıl yönetileceğini öğretmeni istiyorum. Ne de olsa o benim kızım.”

“Bu arada Ophis’e de yardım et,” dedi Morgana.

Herkes Morgana’ya baktı:

“Ophis gelecekte hiçbir şeye komuta etmese bile, bu tür bilgiler faydalıdır ve Nero’nun bunu yaptığını görürse, o da yapmak isteyecektir.”

“Hmm, katılıyorum; bu Ophis’in daha fazla kelime konuşmasına da yardımcı olacaktır. Kendini ifade etmeyi öğrenmesi gerekiyor. Şimdi çocukken bu tür davranışlar sevimli olabilir ama ileride sorun yaratacaktır.” Jeanne, Ophis’in ‘orijinal annelerinden’ biri olarak fikrini belirtti.

“Hepinizin bir Klanı nasıl yöneteceğinizi bildiğinizi varsayıyorum, değil mi?” Natashia söyledi.

“Evet, Patron Kaguya hepimize bunu öğretti. Gelecekte faydalı olacağını söyledi,” diye konuştu Maria.

“Güzel… Bu durumda, Klanımın güvenilir bir üyesini eğitmeni istiyorum. Zavallı kız kardeşimin biraz nefes alabilmesi için yerine geçecek birine ihtiyacım var.”

“Kimi göndereceksin?” Victor merakla sordu.

“Tatsuya’yı.”

Natashia, “O tembel çocuk sadece antrenman yapıyor ve kız kardeşimin oğlu olarak Klan Lideri olmaya da hakkı var,” diye konuştu.

‘Bundan hoşlanmayacak…’ Victor adamın tepkisini tahmin ederek düşündü.

“… Ayrıca birini eğitmeni istiyorum,” dedi Agnes.

“Öyle mi? Benim fikrimi mi kullanacaksın?” Natashia sordu.

“Evet, eskiden bunu yapamazdım çünkü çok güvendiğim biri yoktu ama… Şimdi var.”

“Kim?” Victor sordu.

“Yuki Snow.”

Victor birkaç günlüğüne hizmetçisi olan beyaz saçlı kızı hatırladı.

“Klan üyeleri arasında oldukça popüler oldu. Hilda onu sağ kolu yapmaktan bile bahsetmişti. Ama yapmadı çünkü kız oldukça zayıf, sıkı bir eğitimle bu durum kolayca değişebilir.”

“Siz buna eğitim diyorsunuz. Ben buna işkence diyorum.” Roberta mırıldandı.

Herkes onu duydu ama bunun doğru olduğunu bildikleri için bir şey söylemediler.

“Hmm, Kaguya 1 ay boyunca Kar Klanı’nın yönetimini devralacak. Bu süre zarfında o ve Hizmetçilerim Ophis, Nero, Tatsuya ve Yuki’yi bir Klan’ın nasıl yönetileceği konusunda eğitecekler. Bu arada Morgana, Jeanne, Scathach, Agnes, Natashia, Ruby, Violet, Sasha ve ben antrenman yapacağız. Hepsi bu kadar mı?”

“Evet.” Natashia ve Agnes aynı anda konuştu.

“Güzel… Her şeyi anladın mı, Kaguya?”

“Evet.”

“Güzel… Ayrıca başka bir emrim daha var.”

“Maria, ordumuzu artıracağız.”

“…” Maria’nın gülümsemesi büyüdü.

“Kimi askere alacağız?”

“İblisleri.”

“Hehehehe, sabırsızlanıyorum. Bunu ne zaman yapacağız?”

“15 gün içinde.”

Maria bunu merakla beklenen bir etkinlik olarak takvimine işaretlemeye karar verdi.

“Hangi ordudan bahsediyorsun?”

“Ölümcül türden… Ghoullar.”

Morgana yutkundu, “…Ah, o bir Gulyabani Kraliçesi. Bunu unutmuşum.”

“Şimdiye kadar elimde sadece Usta Japonya’ya gittiğinde Ophis olayında yakaladığım Doğaüstü Varlıklar var.” Maria suratını astı.

“O zamanlar Gulyabanileri kullanmamıza gerek yoktu.” Victor başını salladı.

“Ne yazık ki,” diye konuştu Maria.

Jeanne aynı anda, “Ne mutlu ki,” dedi.

İki kadın birkaç saniye birbirlerine baktıktan sonra Victor’un sesiyle konuşmaları kesildi.

“Tanrıçalarla konuşmam bittiğinde, bugün tüm Hizmetçileri odamda görmek istiyorum.”

“… Oh? Seks mi yapacağız!?” Roberta heyecanla sordu.

“….” Kaguya, Eve ve Bruna’nın yüzleri daha da kızardı ve başlarını öne eğdiler.

“Kim bilir? Hepinizin benim adımı taşımasını planlıyorum.”

Hizmetçiler gözlerini kocaman açtılar.

“Sadece Kaguya daha önce benim soyuma sahip değildi. Onun değişimleri harikaydı ama bu size olmayacak. Siz zaten benim ‘kızlarımsınız’; ne de olsa sizi ben yetiştirdim.”

“Yapacağım şey, tıpkı Kaguya’ya yaptığım gibi her şeyi resmileştirmek olacak.”

“… Yani bu… Bir evlilik teklifi mi?” Roberta daha da heyecanlanarak sordu.

“Ne yazık ki henüz değil… Kararsız olan altı kadın var.” Victor Agnes, Scathach ve Natashia’ya anlamlı anlamlı baktı.

“Humpf, bu gerçekleşmeden önce beni yenmeniz gerekiyor.” Scathach homurdandı.

“Sevgilim, her zaman kabul ederim ama Klanınıza katılmamın ve sizinle resmen evlenmemin ne anlama geldiğini biliyorsunuz, değil mi?” Natashia söyledi.

“Elbette, savaş nedeniyle bunu şimdi yapamayız… Ama bu ayini yapamayacağımız anlamına gelmez, değil mi?” Victor konuştu.

“… Şey…” Natashia genişçe gülümsedi.

“Bunu sadece güç kazanmanın bir yolu olarak düşünün. Kabul edemezsin ama şu anda Scathach’ın çok gerisindesin.”

“Ugh.” Agnes ve Natashia o görünmez okla irkildiler.

“Hey, Hey! Biz ne olacağız!?” Morgana konuştu.

“Morgana!”

“Ne? İffetli olmayı bırak. Sen hepimizin en yaşlısısın!”

“Yaşım hakkında konuşma!” Jeanne tersledi.

Victor ciddiyetle Morgana ve Jeanne’a baktı:

“Siz ikiniz bu konuda kesinlikle emin misiniz? Geri dönemeyeceğinizi biliyorsunuz. Size izin vermeyeceğim.”

“…” Victor’un ani ciddi ifadesi karşısında ikisi de sustu ve sorusu Victor’la ilgili anılarını canlandırdı.

Kimseyi şaşırtmayan yanıtları şu oldu:

“Evet, öyleyim.” İkisi de aynı anda konuştu.

Victor birkaç saniye boyunca ikisine bakmaya devam etti ve yavaşça ifadesi nazik bir gülümsemeye dönüştü:

“Umarım pişman olmazsınız.”

“… Bana pişman olmam için bir sebep verecek misin?” Jeanne sordu.

“Tabii ki hayır.”

“O zaman sorun yok.” Morgana başını sallarken Jeanne güldü.

Victor, “Yanımda olduğun için şanslıyım,” diye konuştu.

“Yanlış. Sana sahip olduğumuz için şanslıyız Vic,” diye konuştu Jeanne.

“Madem öyle diyorsun…” Victor omuz silkti, bu konuda tartışmak istemiyordu.

“Konumuza dönelim. Bruna, Maria ve Roberta, her şeyi resmileştirmek için sizi daha sonra odamda görmek istiyorum. Kaguya ve Eve size eşlik etmeli ve gerekli belgeleri getirmeli.”

“Emredersiniz, Efendim.”

“Sanırım siz kızlar hizmetçileri takip edeceksiniz?”

Agnes, “Evet, eğer Ritüel’i yapacaksanız, hepsini bir kerede yapmak daha iyi olur,” diye konuştu.

Victor başını sallayarak anladığını belirtti ve fikrini soran kızıl saçlı kıza baktı:

“…Scathach?”

“Ben de gideceğim. Kan bağının Agnes ve Natashia’da yaratacağı değişiklikleri görmek istiyorum.”

“Pekâlâ.” Victor başını salladı ve devam etti:

“Emirlerinizi aldınız. Git ve işini yap… Benim şimdi bu Tanrıçalarla yüzleşmem gerekiyor.”

Natashia başıyla onayladı ve Natalia’ya Fulger bölgesine bir portal açtırmaya giderken gözden kayboldu.

“Daha sonrası için gerekli her şeyi ve belgeleri hazırlayacağım. Bana yardım edin kızlar.” Kaguya duyurdu.

“Evet.” Hep bir ağızdan konuştular ve kısa süre sonra Kaguya’yı takip ettiler.

“Haydi; bu Tanrıçalarla konuşmamız gerekiyor.”

Agnes, Scathach, Jeanne ve Morgana başlarıyla onayladılar.

“Haruna’yla bağlantı kurmam gerek. Bu İttifak’tan haberi olmalı; onu da etkiliyor.” Victor homurdandı.

Scathach, “Natalia geri döndüğünde ona sorabiliriz,” diye konuştu.

“Dünyalar arasında konuşabilen daha fazla cihaza ihtiyacımız var. Ne yazık ki, Arcane kapalı olduğu için daha fazlasını alamıyoruz.” Agnes homurdandı.

“Vlad’dan ödünç alabiliriz. Onda biraz kalmış olmalı.” Morgana konuştu.

“… Ya da ‘Usta’mdan onları bize satmasını isteyebiliriz.”

“…”

“Victor ve Kraliçe’nin durumunu tuhaf bulan bir tek ben miyim?” Morgana kızlara baktı.

“Bir tek sen değilsin.” Jeanne ve Agnes konuşurken Scathach yüzünde kuru bir ifadeyle sessizliğe gömüldü.

Victor, Scathach’ın kıskançlığını hissedince içten içe kıkırdadı.

…..

Düzenleyen: DaV0 2138, IsUnavailable

Romanımdaki karakterleri resimlemeleri için sanatçılara ödeme yapabilmem için bana destek olmak istiyorsanız, pa treon’umu ziyaret edin:

Daha fazla karakter resmi var:

Beğendiniz mi? Kütüphanenize ekleyin!

Beğendiyseniz kitabı desteklemek için oy vermeyi unutmayın.