My Three Wives Are Beautiful Vampires - Bölüm 503

Bölüm 503: Evlilik ve Yeni Bir Eş
Bugün Ruby, Sasha ve Natashia için sıradan bir gün olacaktı; işlerini halletmek ve varisleri oldukları Klan’a ‘liderlik etme’ görevine hazırlanmakla meşguldüler.

Ne de olsa anneleri olan üç Kontes yakında Vampirlerin Kralı Vlad’la birlikte Doğaüstü Varlıkların toplantısına gidecekti.

En güçlü silahları Nightingale’den uzakta olduğu için ülke korumasız kalacaktı ve bu nedenle yarım kalmış bir işlerinin olmadığından emin olmaları gerekiyordu.

Ne yazık ki bu sadece Sasha ve Natashia’ya kalmış bir görevdi; ne de olsa Ruby insanların dünyasındaki meselelerle uğraşmakla meşguldü ve Scarlett Klanı’nın Ruby’ye ihtiyacı yoktu. Ne de olsa Siena oluşabilecek her türlü sorunu çözmek için oradaydı.

Hizmetçiler de bu zorlu görevde Siena’ya %100 yardımcı oluyorlardı.

Tüm kızlara Victor’un son zamanlardaki başarıları anlatılmış olsa da… Hmm, En Güçlü Dişi Vampir’in verimli topraklarına tohum ekmek mi?

Evet, bu iyi bir benzetme.

Öksürük, bu gerçeği bilmelerine rağmen, bahsi geçen kadınlar başka sürprizlerle karşılaşmayacaklarını düşünüyorlardı; ne de olsa ‘eğitim’ olayının üzerinden sadece bir gün geçmişti!

Victor bile bu kadar kısa sürede bu kadar kaos yaratmakta bu kadar usta değildi, değil mi?…

… Değil mi?
Şu anda hissettikleri duygular aksini kanıtlıyordu.

Victor hem duygusal hem de fiziksel olarak kaos yaratma konusunda gerçekten de bir uzmandı.

“…Agnes kocamdan ayrıldı ve hemen ardından onunla yeniden evlendi ve bu kez aralarındaki bağ öncekinden daha güçlü hale geldi…” Natashia, birkaç karmaşık duyguyu barındıran boş bir bakışla masum bir duvara bakan Sasha’ya bakarken mırıldandı.

Bunların başında öfke geliyordu.

Natashia, Victor’la aralarındaki bağlantı sayesinde kızının öfkesini açıkça hissedebiliyordu. Çok kızgındı.

“Violet ne yapıyor!? Neden hiçbir şey yapmadı!?” Bu Violet’in yapacağı bir şey değildi. Arkadaşını tanısaydı, kesinlikle bir şeyler yapardı.

Annesi söz konusu olduğu için mi yumuşamıştı?

…Bekle, bu durum bir şekilde tanıdık gelmiyor muydu?

Sasha kuru bir bakışla annesine baktı ve annesinin düşünceli bakışlarını görünce bir şey anladı.

‘O piç, anne-kız setini tamamladı! Şimdi Violet’in bile canı bağışlanmadı!

Sasha aptal değildi; Victor’un Adonis, Agnes ve Violet’e karşı yaptıklarını bildiği için neler olup bittiğini anlayabiliyordu.

Kocasının tüm bu olanlardan dolayı kendini biraz suçlu hissettiğini biliyordu.

O gün Adonis’e ne olduğunu bilen tek kişiler Victor’un Eşleri, Kar Klanı’nın Hizmetçisi Hilda ve Vampir Kral Vlad’dı.

Yeni bir eş olarak Natashia da olanlardan haberdardı.

Elbette Adonis’i tanıyan Afrodit ve Persephone gibi Tanrıçalar da olanları biliyordu.

“Mah, mah, bu kadar kızmana gerek yok.”

“…” Sasha gözlerini kısarak annesine baktı.

“Fufufu, ilginç değil mi kızım?”

“…Ne?”

“Tek bir Vampir imkansız bir başarı elde etti.”

“Nightingale’deki en güçlü klanların varisleri ve liderleriyle bağ kurmayı başardı.”

“Bu hiç komik değil!”

“Tabii ki komik, fufufu~” Natashia tam bir provokasyon modundaydı. Geçmişte biri Victor’un yaptıklarını bir Vampirin yapabileceğini söyleseydi, o kişiye ölesiye gülerdi; ne de olsa olaya karışan tüm kadınların paranoya, delilik, kıskançlık ve sıradanlığın çok ötesinde sorunları vardı.

Tipik bir Vampir bu kadar saçmalığı kaldıramazdı.

‘Resmi’ olarak konuşursak, Scathach henüz bunun bir parçası değildi ama hepsi Victor’un En Güçlü Kadın Vampir’in gururlu kıçını yenecek kadar güçlenmesinin sadece bir zaman meselesi olduğunu biliyordu. Bu biraz zaman alabilirdi ama eninde sonunda gerçekleşecekti.

“Ve her şeyi daha iyi hale getirmek için, tüm bunları istemeden yaptı, sadece olduğu kişi olarak.”

“Pfftt… Hahahahaha~”

“Anne!” Sasha hiç eğlenmiyordu. Onun durumunu düşün, tamam mı? İleride kocasını arkadaşlarıyla tanıştırmaya karar verirse ne derdi?

“Hey, o benim kocam ve annemin de!”… Evet, bunu yapamazdı.

Violet ve Ruby’den başka arkadaşı yok ki! Ne yazık ki, daha düşük seviyeli Klanlardan gelen çoğu Vampir, Sasha’ya sadece Fulger Klanına yaklaşmak için onu kullanmanın bir yolu olarak bakıyordu.

Bu yüzden diğer kadınlarla arkadaş olamıyordu.

… İstediğinden de değil, sonuçta ya o sürtükler Victor’a yaklaşırsa?

Aslında o da istiyordu. Ama aynı zamanda, hayır… Belki de hepsini öldürecekti?

Sasha’nın kafası oldukça karışıktı; düşünceleri bir ileri bir geri gidip geliyordu ve artık ne düşündüğünü bile bilmiyordu.

Ve bu manzara Natashia’yı daha da güldürdü.

Ve gülerken şöyle düşündü:

“Eğer Victor kurnaz bir piç olsaydı, Scathach, Ruby, Agnes ve benim gibi kadınlar ondan pek hoşlanmazdı.

Violet ve Sasha sayılmazdı çünkü bu konuda en saf olanlar onlardı, Violet ise hepimizin bildiği nedenlerden ötürü içlerinde en kötüsüydü.

Bu kızları Victor’a çeken şey hayatını nasıl sürdürdüğüydü; yoğun, eğlenceli, samimi ve etrafındaki insanlar için endişelenen biriydi.

Etrafında olmak gerçekten keyifliydi.

En azından Natashia böyle düşünüyordu.

“Ugh, artık bunu düşünmek bile istemiyorum.” Sasha’nın beyni kısa devre yaptı.

“Fufufufu.” Natashia’nın gülümsemesi kızının acı çeken yüzünü görünce büyüdü ve içinden şöyle düşündü:

“Gelecekteki kızım da bu karmaşaya katıldığında onun tepkisini görmek istiyorum~” İnsanları kışkırtmak için sadistçe bir arzu duyduğunu söylemek yanlış olmazdı.

Bir bakıma sirkin yanışını izlemek hoşuna gidiyordu ama yarasa fetişi olan çılgın bir palyaçonun yapacağı gibi değil.

“Bu arada anne. Sen Kar Klanı’na gitmiyor muydun?” Sasha konuyu değiştirdi; şimdi bununla uğraşmak istemiyordu!

“Evet, gidiyordum ama o hissi hissettiğimde hemen Klan’a döndüm. Kızımı kontrol etmem gerekiyordu.” Kız kardeşi için bazı şeyler planlıyor olsa da, kızı daha önemliydi.

Sasha içinin tatlı olduğunu hissetti; annesinin ona davranış şeklini gerçekten sevdiğini söylemeye değerdi.

“…Bu yüzden teyzem böyle davranıyor…” Sasha kanepede yatan ve gözleri hasta gibi dönüp duran Victoria’ya bakarak yorum yaptı.

“Evet, çok çabuk geri döndüm ve buna alışacak zamanı olmadı. Kendini oldukça yoğun bir hız trenindeymiş gibi hissetti.”

“…” Sasha teyzesine sempatik bir bakış gönderdi; kadın annesinin ellerinde çok acı çekiyor gibi görünüyordu.

Natashia bir şeyler düşünüyor gibiydi ve kısa süre sonra gözleri eğlenceyle parladı.

“Jeff!”

“Evet!”

“Neden uşağımızı çağırıyorsun?” Sasha merakla sordu.

“Göreceksin.”

“…” Sasha annesinin eğlenen yüzünü görünce kaşlarını kaldırdı, kadının bir şeylerin peşinde olduğunu biliyordu ama her zamanki gibi müdahale edemeyecek kadar meraklıydı.

Sasha bunu kabul etmek istemedi,

Ama Natashia Sasha’dan çok daha kötü olmasına rağmen, annesiyle aynı doğayı paylaştıklarını biliyordu.

Birkaç saniye geçti ve Larkin Klanı’nın uşağı ofise girdi.

Larkin Klanı sadece Fulger Klanına hizmet eden bir Klandı.

Tıpkı Kaguya’nın parçası olduğu Blank Klanı gibi, kendisine bağlı bir Klandı.

“Jeff, bir süreliğine kızım ve kız kardeşimle dışarı çıkıyorum. Her şeyle senin ilgilenmeni istiyorum.”

“Eh…?” Jeff ve Sasha şok olmuş yüzlerle kadına baktılar.

“Bekle, Kontes Annasthashia-.”

“Size zaten söyledim; bana Natashia deyin.”

“Hmm, ben-…Öksürük. Kontes Natashia, gitmemelisiniz! Siz yokken burayla ilgilenecek durumda değilim; en azından Bayan Victoria’ya izin verin!”

“Mah, Mah, panik yapmayın; büyük sorunların çoğu zaten çözüldü; sadece her şeye göz kulak olmanız gerekiyor ve sonsuza kadar sürmeyecek.”

“Ah… Leydi Sasha, bir şey söyleyin lütfen.” Jeff işinin ehli bir uşaktı ama böyle bir sorumluluk almak istemiyordu.

Yapılacak herhangi bir hata onun sorumluluğunda olacaktı!

“Anne, bu çok sorumsuzca-.” Sasha Natashia’ya ders vermeye başlayacakken.

Kadın sözünü kesti,

“Yani Victor’u ziyaret etmek istemiyor musun?”

“….” Sasha hemen konuşmayı kesti.

Natashia’nın gülümsemesi büyüdü:

“Şey, bu çok kötü; görünüşe göre kız kardeşimle yalnız gitmek zorunda kalacağım-.”

“Jeff, Fulger Klanı senindir.”

“…Eh?”

Sasha hemen kendini Yıldırım’la kapladı ve arkasında şimşek izleri bırakarak ortadan kayboldu.

“Fufufu~.” Şimşek Natashia’yı kapladı ve tıpkı kızı gibi o da Victoria’yı bir patates çuvalı gibi taşıyarak ortadan kayboldu.

“Ugh? Yine mi—-!!!!” Jeff’in duyduğu tek şey Victoria’nın sesiydi.

“Ha…?” Kimsenin olmadığı ofiste etrafına bakınan Jeff eve geldiğinde evinin soyulduğunu fark eden bir adama benziyordu.

Uzun bir süre tepkisiz kaldı ve ancak bir Klan Fulger Hizmetçisi Jeff’e hafifçe dokunduğunda gerçekliğe uyandı.

“….?” Hizmetçiye bakan Jeff, onun elinde bir yığın kâğıt taşıdığını gördü.

“Bunu nereye koyayım Jeff?” diye sordu tarafsız bir tonda.

“…I-.” Jeff tam bir şey söyleyecekken, elinde farklı kâğıt yığınlarıyla yaklaşan başka Hizmetçiler gördü.

Belgelere hızlıca bir göz attı ve bunların gereksiz belgeler olduğunu gördü, yani o kadar da önemli değillerdi, ancak Fulger Klanı’ndan bir temsilcinin tüm dikkatine ihtiyaçları vardı.

Fulger Klanı’nda yaşadıkları casusluk olayı nedeniyle, kalıcı bir çözüm bulunana kadar her şeyin lider tarafından çözüldüğü bu sistem şimdilik uygulanıyordu.

“Sen her şeyi ofise koy; ben her şeyi kontrol edeceğim.”

“Evet!” Hizmetçiler konuştu.

‘Ugh, bu uzun bir gün olacak….’ Jeff kendi kendine düşündü.

…

Bodrum katında uzun beyaz saçlı bir kadın uzun boylu bir adam tarafından kucaklanıyordu.

Victor ve Agnes ayini bitirdikten sonra her şeyi tamamlama süreci basitti. Bunu resmileştirmek ve aralarındaki bağı kurmak için birbirlerinin kanını içmeleri gerekiyordu.

Genelde yeni evlilerin sadece bir yuduma ihtiyacı olur.

Ancak Agnes’in açlığı ve Victor’unki yüzünden bir süredir yemek yiyorlardı.

Birkaç dakika geçti,

“Haaah.” Agnes Victor’u ısırmayı bıraktı ve uzun bir nefes verdi. Gözleri kan kırmızısıydı, yüzü kıpkırmızıydı, nefes alış verişi ağırlaşmıştı ve Victor’a bakarken kaybolmuş gibi bir hali vardı.

‘Bu kan çok lezzetli…’ Sanki hayatı boyunca sadece normal su içmiş ve ilk kez en iyi meyvelerden yapılan meyve suyunun tatlı tadını deneyimlemiş gibiydi.

Tek kelimeyle kıyaslanamazdı!

“Artık geri dönüş olmadığını söylediğinde anlıyorum… Agnes, Victor’un onu neden birkaç kez uyardığını anlamaya başlamıştı.

“Ne kadar kıskanç… Kızım buna kendisi için sahip oluyordu…’ Bunu düşündüğünde hızla başını sallamaya çalıştı ama yapamadı çünkü Victor hâlâ onun kanını içiyordu.

“Doymak bilmiyor, fufu~” İçten içe kıkırdadı.

Victor Agnes’in kanını içmeyi bitirdiğinde başını kaldırıp baktı.

Agnes derin bir nefes alıp nefesini tutmak zorunda kaldı çünkü onun yüzündeki yoğun ifadeden biraz ürkmüştü.

Aralarındaki bağ sayesinde Victor’un ona duyduğu arzuyu hissedebiliyordu; kadını kollarına almak için yanıp tutuşan dev bir cehennem gibiydi.

Ama Victor kendini kontrol ettiğini göstermek için dilini ısırdı. Acıya rağmen düşüncelerini bu duygulardan uzaklaştırmayı başardı ve normale döndü.

Victor Agnes’ten uzaklaştı. Kadın onun hiçbir şey yapmasına engel olmadı; sadece bir şey yapamayacak kadar şok olmuştu.

Daha önce hiç böyle ezici bir arzu hissetmemişti.

“Huff… Huff…” Nefes alışını kontrol etmeye çalışıyordu.

O anda Agnes sersemlikten uyandı ve Victor gibi o da kendini toparlamaya çalıştı.

‘… Neydi o…? O his… Her zaman böyle mi hissederler?’ Düzensiz nefes alış verişine rağmen Agnes’in beyni bu durumu anlamlandırmak için deli gibi dönüyordu.

“Bunu daha önce hissetmemiştim. Bir şey mi değişti? Kendini sorguladı ve kısa süre sonra aklına bir hipotez geldi.

“Bir şekilde, eski bağlantımızın kelimenin gerçek anlamıyla ‘gerçek’ olmadığını düşünüyorum; bu nedenle, şimdi gerçek bir bağlantımız var, daha fazla şey hissedebiliyorum… Agnes, Victor’a bakarken daha ‘net’ bir his hissedebiliyordu.

Sanki daha önce kapalı olan bir şey artık açıkmış gibi.

“Agnes–…”

“Evet…?”

“Gücünü kontrol et…”

“…?” Agnes yana baktı ve şok içinde gözlerini açtı. Her yere küçük ateş topları saçılıyordu, bu onun gücüydü.

“Bu nasıl mümkün olabilir? Agnes ateşi üzerinde mükemmel bir kontrole sahipti; yıllarca eğitim almıştı; sonuçta gücü çok öfkeliydi ve duygusal durumunu doğrudan etkiliyordu.

Ancak bu sahneyi görünce, her nasılsa, kendisi için ‘yeni’ bir sınır belirlendiğini hissetti.

‘…Anlıyorum; şimdi Scathach’ın neden güçlendiğini anlıyorum…’

‘Henüz o bağlantıya sahip olmasa da… Yani hepsi onun kanı yüzünden, ha…’ Victor’un kollarından ve vücudundan çıkan küçük alevleri gördüğünde Agnes’in gözleri kısıldı.

‘Kanımı içerek içindeki ateşin gücü daha da mı arttı? Yani aynı şey Scathach ve Natashia’ya da mı oldu? Agnes bu adamın daha da güçlendiğini fark ettiğinde şok içinde gözlerini açtı.

“Saçma sapan düşünmeyi bırak; yukarı çıkmalıyız,” diye konuştu Victor.

‘Sasha ve Natashia’yı ziyaret etmem gerek; kana susamışlığım dayanılmaz hale geliyor; Violet ve Leona’yla da konuşacağım. Victor arkasını dönerken kendi kendine düşündü.

Agnes sersemliğinden uyandı ve şöyle dedi,

“…Tamam.” Şikâyet falan etmedi; sadece kabul etti; Victor’un şu anda kendini çok tuttuğunu söyleyebilirdi.

“Hâlâ aç, ha… Birden fazla kişiyle evlenmenin ayinle ilgili olumsuz yanlarından biri.

……..

Romanımdaki karakterleri resimlemeleri için sanatçılara ödeme yapabilmem için bana destek olmak istiyorsanız, pa treon’umu ziyaret edin: Pa treon.com/VictorWeismann

Daha fazla karakter görüntüsü:

https://discord.gg/4FETZAf

Beğendiniz mi? Kütüphanenize ekleyin!

Beğendiyseniz kitabı desteklemek için oy vermeyi unutmayın.