Cultivation Online - Bölüm 1697

Işınlandıktan sonra Long Yejun kendini sadece Ejderha Tanrısı Festivali için yaratılmış gözlerden uzak bir boyutta buldu. Boşluğa bakarak hiç vakit kaybetmedi ve rakibini aradı.

Ancak, onun zalim varlığını hissettikten sonra içgüdüsel olarak kiminle eşleştiğini biliyordu.

“Abla.” Long Yejun rakibinin Long Wu Qing olduğunu doğruladıktan sonra sakin bir sesle mırıldandı.

Kendisini zihinsel olarak Long Wu Qing ile dövüşmeye çoktan hazırlamıştı, bu yüzden şaşırmış gibi davranmadı. Aslına bakılırsa, geçtiğimiz ayı Long Wu Qing ile dövüşmek için hazırlanarak geçirmişti.

“Neden şaşırmadım, küçük kardeşim?” Long Wu Qing aniden konuştu. “Bu kader mi yoksa babamın arzusu mu?”

Ejderha Tanrısı’nın onları bilerek eşleştirmiş olma ihtimali vardı. Ancak ellerinde hiçbir kanıt yoktu.

“Her iki durumda da, fark etmez. Ejderha Tanrısı Festivali’ne katılmaya karar verdiğimden beri seninle dövüşmeye hazırım,” dedi Long Yejun.

“Gerçekten mi? Hiç de öyle görünmüyor.” Long Wu Qing’in yüzünde soğuk bir gülümseme belirirken, vahşi gözleri Long Yejun’un bir süredir durmaksızın titreyen sol koluna dik dik baktı.

“!!!” Long Yejun koluna baktığında şaşırdı. Long Wu Qing bundan söz edene kadar titrediğinin farkında değildi.

Aceleyle sağ eliyle sol kolunu kavradı ve titremesini durdurmaya zorladı.
“Hahaha!” Long Wu Qing onun tepkisine gülmekten kendini alamadı.

Bunun üzerine Long Yejun kulakları sağır eden bir kükreme çıkararak mavi beyaz bir ejderhaya dönüştü.

“Acelen ne küçük kardeşim? Seni öldürmek için koca bir ayım var, yani oynamak için bolca zamanım var. Ancak, hızlı bir ölüm istiyorsan, bunu da gerçekleştirebilirim.”

“Canın cehenneme!” Long Yejun ona doğru hızlı bir Ejder Nefesi fırlatmadan önce küfretti.

Ancak Long Wu Qing bir savurma hareketiyle onu rahatça uzaklaştırdı. “En azından eskisinden daha cesur oldun. Belki de yakında öleceğini bildiğin içindir?” Long Wu Qing, Long Yejun’a şaka yapıyormuş gibi davrandı.

Long Yejun her ne kadar çileden çıkmış olsa da, Long Wu Qing’in kibrini destekleyecek güce sahip olduğunu biliyordu.

“İşte, senin için xiulian seviyemi biraz daha düşüreceğim.” Long Wu Qing’in xiulian tabanı aniden Kaotik Komut’un zirvesinden Kaotik Usta’nın zirvesine düştü ve bütün bir diyarı düşürdü.

Hareketleri inanılmaz derecede kibirliydi ve rakibiyle alay ediyordu. Bununla birlikte, Long Yejun alınmadı. Aksine, bunu kendi şansı olarak gördü.

‘Böyle bir şey yapacağını biliyordum! Kibrin senin çöküşün olacak! Long Yejun ona tam ölçekli bir saldırı başlatmaya hazırlanırken içten içe gülümsedi.

Long Yejun ona birkaç zayıf saldırı daha yaptıktan sonra, tüm kaotik özünü kullanarak en güçlü tekniğini serbest bıraktı.

Long Wu Qing gibi bir canavarla karşılaştığında, uzun süreli bir dövüş kaçınılmaz olarak yenilgiyle sonuçlanacaktı. Onun gibi birine karşı bir şans elde etmenin tek bir yolu vardı: Zayıflığından, yani kibrinden yararlanan hızlı ve ani bir saldırı. Rakiplerini hafife alma eğilimi doğru zamanlandığında onun çöküşü olabilirdi.

Ne yazık ki Long Yejun bir şeyi yanlış hesaplamıştı: Long Wu Qing’in ezici gücünün gerçek boyutunu.

Dönüşüm geçirmeden bile Long Wu Qing, Long Yejun’un bastırılmış xiulian uygulamasıyla toplayabileceği en güçlü saldırıya karşı kolayca savunma yaptı.

“Seni hafife aldığımı mı düşündün?” Long Wu Qing onun yüzündeki inançsızlık ifadesini gördükten sonra konuştu.

“Tam tersi, küçük kardeşim. Xiulian uygulamamı düşürdüm çünkü neler yapabileceğini çok iyi biliyorum – yine de beni yenemeyeceğini biliyorum.”

“Seni lanet canavar…” Long Yejun mırıldandı.

Long Wu QIng’in kaşları çatıldı ve “Ölmek üzere olman her istediğini söylemene izin vereceğim anlamına gelmiyor” diye azarladı.

Sonraki birkaç saat boyunca Long Wu Qing, Long Yejun’a bitmek bilmeyen bir saldırı başlatarak onu sağa sola dövdü.

Long Yejun’un karşı koyma çabalarına rağmen Long Wu Qing hiçbir şey yapamayacak kadar güçlüydü.

‘Kahretsin! Keşke xiulian uygulamamız bu kadar kısıtlı olmasaydı… Hayır… limit daha yüksek olsaydı bile, sonuçlar aynı kalırdı…’ Long Yejun iç çekerek sonuçları kabul etti – yenilgiyi.

“Şimdiden pes mi ediyorsun? İşte bu yüzden hep seninle uğraşıyorum.” Long Wu Qing onun bu halini gördükten sonra küçümseyen bir bakışla ona baktı ve saldırılarının şiddetini arttırdı.

“Çok çabuk pes ediyorsun. Asla sınırlarını zorlamıyorsun ve sorunlarından kaçmak gibi bir alışkanlığın var. Ejderha Tanrısı’nın soyu için bir utanç kaynağısın.”

Long Wu Qing’in sözleri Long Yejun’un kalbinde bir ateş yaktı ve vahşi bir kükreme çıkardı.

“Seni yenemeyeceğimi biliyorum ama bir ay boyunca hayatta kalacağım ve sonra ikimiz birlikte yok olacağız!”

Long Wu Qing onun planına sadece güldü ve hiçbir endişe belirtisi göstermedi. Ne de olsa onu istediği zaman yenebileceğini biliyordu.

Birkaç saat sonra Long Wu Qing içini çekti: “Seni bu şekilde mücadele ederken görmek hiç de eğlenceli değil. Senin gibi bir cesedi daha fazla dövmektense gidip o insanın performansını izlemeyi tercih ederim. Son bir sözün var mı?”

“…”

Long Yejun cevap vermedi. Bedeni cansız bir ceset gibi boşlukta asılı duruyordu ama henüz ölmemişti.

“Öyle mi? Umarım en azından insan arkadaşınızla vedalaşmışsınızdır.”

“O… bir… arkadaş değil…” Long Yejun aniden mırıldandı. “O benim… kardeşim.”

“Bunları son sözlerin olarak kabul ediyorum.” Long Wu Qing başka bir şey söylemeden Long Yejun’a şimdiye kadar gösterdiklerinden çok daha güçlü, yıkıcı bir saldırı düzenledi. “Bu müdahale etmek için son şansın baba.” Saldırı Long Yejun’un bedenini sararken Long Wu Qing kısık bir sesle mırıldandı.

Ancak Ejderha Tanrısı yanıt vermedi ve Long Yejun’un bedeni Long Wu Qing’in saldırısının ezici gücü altında tamamen parçalanarak yok oldu.

Long Wu Qing kısa bir süre sonra kendini İlahi Ejderha Mabedine geri dönmüş olarak buldu.